Kanyonlar, falezler, gece kulüpleri ve kokteyller – Korsika’da her şey var. Akdeniz’deki bu Fransız incisine duyulan ilgi her yaz artıyor. Yol gezisi programımız sayesinde bu harika adayı yakından görme şansına erişebilirsin.
Le Cap Corse
Cap Corse’un kuzeydoğu ucundaki Torra d’Agnellu © gaikokujinkun
Cap Corse, ne kadar şaşırtıcı olsa da, turizm tarafından kirletilmemiş bir yerdir ve adanın da en eşsiz bölgelerinden biridir. Bölgenin ilgi çekici özelliklerini doğal güzelliği, taştan inşa edilmiş sayısız kulesi ve ufak balıkçı köyleri oluşturur ve Bastia’dan buraya araba, bisiklet veya yürüyüşle de ulaşılabilir.
Yürüyüş için en manzaralı rotalardan biri Sentiers des Douaniers’tir. 8 saatlik yürüyüş Centuri, Tollare, Barcaggio, ve Macinaggio köylerinin içinden geçer. Dilersen yolculuğunu ikiye bölüp, geceyi panoramik manzaralar sunan Macinaggio’da geçirebilirsin. Korsika manzarasının keyfini çaba harcamadan çıkarabilmen için seni Barcaggio’ya geri götürecek bir servis aracı da bulunuyor.
Saint-Florent
Saint-Florent zengin bir tarih öncesi mirasa sahip bir tatil yeridir
Saint-Florent oldukça popüler bir yer ve yaz aylarının en güzel günlerinde herkesin buraya doluşmasının en büyük sebebi de bu. Buraya haziran veya eylül aylarında gelerek, bar ve restoranlarda manzaralı bir masa yüzünden çıkacak tartışmaların önüne geçebilirsin. Hem harika bir tatil yeri, hem de tarihi bir Ceneviz şehri olan Saint-Florent, güneşlenmek ve kültürlenmek için mükemmeldir. Santa Maria Assunta katedrali ve hisarına giderek, Saint-Florent körfezinin eşsiz manzarasına ulaşabilirsin.
Saint-Florent kasabası, Patrimonio çevresinde düzenlenecek bir şarap tadım turu için ideal bir başlangıç yeridir ve sadece tekne veya yürüyüşle ulaşılabilen Loto gibi tenha plajları keşfetmek için de harikadır.
Calvi
Calvi’nin limanı ve hisarı
Hisarıyla öne çıkan Calvi, günümüzde adanın en çok ziyaret edilen beldelerinden biridir. Hisara çıkan dik sokakların sonunda, beldenin alçak bölümlerinin ve körfezin kuşbakışı manzaraları seni bekliyor. Mutlaka görülmesi gereken yerler arasında ise Saint-Antoine Tapınağı, Calvi Katedrali ve tarihi Ceneviz Cumhuriyeti’nden kalma vali konağı yer alıyor. Bir şeyler içmek için deniz kenarına indiğinde Kristof Kolomb’a ait olduğu rivayet edilen eve de uğrayabilirsin.
Yürüyüş yapmayı mı planlıyordun? Yer yer derelerle bezenmiş tepelerden ilerleyerek, adanın ucunda bulunan, bembeyaz kumlar ve turkuaz sularla çevrili La Revellata bölgesine yürüyüş yapabilirsin. Biraz zorluk istiyorsan, beldenin ve körfezin baş döndürücü bir başka manzarasını bulacağın Notre Dame de la Serra şapeline de tırmanabilirsin.
Calvi on the Rocks
Calvi on the Rocks ile Korsika’da parti zamanı © Matthew Oliver
Yürüyüş ayakkabılarını çıkarıp, ayağına terliklerini geçirmenin zamanı geldi! Eğlence sezonunu Calvi’nin sunduğu en iyi parti olan Calvi on the Rocks ile açacaksın. Bu göz kamaştırıcı elektronik müzik festivali, altı gün süren eğlenceler boyunca binlerce parti tutkununu adaya çekiyor.
Kendini gün batımında düzenlenen plaj partisinde dizine kadar suyun içindeyken, bir elinde mimosa kokteylin, diğer elinde terliklerinle hayal et. Belki Korsika’nın akapella tarzındaki polifonik şarkılarını dinleme fırsatı bile bulabilirsin. Partiye bir sonraki katılma fırsatı 8-13 Temmuz’da seni bekliyor.
Festival havasına girmek ister misin? Calvi on the Rocks şarkı listemizi dinleyebilirsin:
Calanche di Piana
Piana’da romantizm dolu bir kaya oluşumu © Anna & Michal
Calanche di Piana kayalıklarını görmek için koyu bir kavuniçi renge büründükleri gün batımından daha iyi bir zaman bulamazsın. Bu göz zevkine Porto ile Piana arasındaki yoldayken veya kıyıyı takip eden patikalarda yürüyüş yaparken ulaşabilirsin. Kayalıklara giden Chateau Fort patikası 40 dakika sürüyor ve Monte Cinto, Porto Körfezi ve Scandola doğa koruma alanının (UNESCO Dünya Mirası listesi arasındadır) manzaralarını sunuyor. Kendine meydan okumak istersen yürüyüşünü Turghiu kulesinde de sonlandırabilirsin.
Günün en sıcak saatlerinden sakınmak için yürüyüşünü erken saatlerde yapmalı ve yanında bolca su getirmelisin, çünkü yolda çok nadiren gölgelik alan bulabileceksin.
Kaya oluşumuna denizden ulaşmak için Porto’dan Scandola’ya giden teknelere de binebilirsin. Böylece, Girolata’da verilen molada, kasabayı ziyaret ederek, yerel Pietra birasının tadına bakma fırsatını da bulmuş olursun.
Ajaccio
Ajaccio, Korsika’nın başkenti ve mercan şehri
“İmparatorluk şehri”, “mercan şehri”, Napolyon’un doğum yeri ve Matisse’in ilham kaynağı olan Ajaccio, Korsika tatillerinin vazgeçilmez duraklarındandır. Şehri ziyaret ederken, şehrin en son kalan mercan işçilerinden Atelier Chrysolite’i ziyaret etmeyi unutma (artık çoğunlukla İtalya’dan temin ediliyor). Botticelli, Titian ve Veronese gibi isimlerin eserlerini barındıran Fesch müzesi ise sanat açlığını giderebilecek yerlerden birisi.
Harika bir yürüyüş fırsatını değerlendirmek istersen, Route des Sanguinaires yolundan başlayıp, Sentier des Douaniers patikasından devam edebilirsin. Yol boyunca Sanguinaires adalarının manzaraları sana eşlik edecek ve sonunda da kendini Capo di Freno plajında bulacaksın. Birinci sınıf bir şnorkelle yüzme keyfi için adalara giden teknelerden birine atlamayı unutma.
Sartenais-Valinco
Filitosa tarih öncesi bölgesindeki menhirler
Korsika’yı bundan daha iyi anlatan bir yer bulman imkânsız: Sartenais-Valinco bölgesinde kültür, gastronomi ve tarih bir arada seni bekliyor. Propriano’ya giden yoldan saparak, Korsika’nın ilk tarih öncesi alanına ev sahipliği yapan ve milattan önce yaklaşık 7000 yılına uzanan anıt taşlarıyla ünlenen Filitosa’yı görebilirsin. Bu yerin “İlk Korsika” adıyla anılmasına hiç şaşırmamak lazım!
Fransız yazar Prosper Mérimée’nin en güzel Korsika şehri olarak gördüğü Sartène’ye uğramamak da olmaz. Şehir merkezini Turizm bürosundan kiralayabileceğin bir sesli rehberle gezebilirsin.
Sartène’nin hemen güneyindeki Roccapina Aslanı’nı da mutlaka görmelisin. Doğal bir granit heykel olan bu oluşum, bembeyaz bir kumsala bakan Roccapina kulesini koruyan bir aslanı andırdığı için bu ismi almış.
Lavezzi Adaları
Lavezzi Adaları’nı çevreleyen uçsuz bucaksız turkuaz sular
Tenha kumsallara ve berrak mavi sulara sahip Lavezzi Adaları adeta bir cennettir. Bonifacio’dan tekneyle sadece 30 dakika uzaklıkta yer alan bu el değmemiş doğanın keyfini çevrede hiçbir dükkânla karşılaşmadan çıkarabilirsin. Yanında bir piknik çantası, güneş kremi ve tüm gün yetecek miktarda su getirerek, şnorkelle yüzebilir ve kayaların üstünde tembellik edebilirsin.
Adada bolca yürüyüş yolu da bulunuyor ve seni 19. yüzyılda adanın kayalıklarına çarpan Fransız gemisi Semillante’nin denizcilerinin mezarına götürüyor. Ardından tekneyle Bonifacio’ya geri dönebilirsin; çünkü adanın Gouvernail de la Corse, Grain de Sable ve Kral Aragon’un Adımları gibi turistik yerleri ile Bonifacio’nun bembeyaz falezleri seni bekliyor.
Korsika yemekleri
Korsika peynirlerinin tadına bakmayı unutma
Her ne kadar yol gezinin fiziksel bir durağı olmasa da, Korsika’nın yemekleri, buradayken keşfedeceğin şeyler listenin mutlaka en tepesinde yer almalı. Korsika lezzetleri arasında Brocciu (taze lor peyniri), kakao ve karamel aromalı Maquis balı, Cap Corse quinquina şarabı, Mirto likörü ve kestane unu yer alıyor ve midende o anda yer olmasa bile, Korsika tatilinden eve götürmek üzere valizinde hepsi için yer ayırmak isteyebilirsin!
Bastia’dayken ana meydandaki Mattéi mağazasına girerek Cap Corse içeceğinden ve adanın diğer şaraplarından alabilirsin. Üstün kalitede şarküteri ürünleri ve peynirler için uğraman gereken yer ise Corsica Colis gurme dükkanı.
