Fas, Afrika Birliği’ne bağlı olmayan tek Afrika ülkesiydi. Taa ki; 33 yılın ardından 2017 senesinde bu birliğe katılmak için hazır olduğunu belirtene kadar. Özellikle son yıllarda bilhassa da Marakeş şehri oldukça popüler hale geldi ve ülke yönetimi de turizm faaliyetlerini arttırmış durumda.
Kuşkusuz; Avrupa’dan bir feribot ya da bir kaç saatlik uçak yolculuğu ile ulaşılabilir olması ve yaşamın ucuz olması Fas’a yapılan seyahatleri arttırmakta.
Fas hem çeşitli doğal güzellikleriyle büyülüyor hem eşsiz güzellikteki tarihi yapılar arasında kültürel zenginlik sunuyor hem de unutulmayacak deneyimler yaşatıyor. Tüm bunlar benim de uzun bir Fas seyahati yapmak isteme nedenlerimdendi.
Fas’tayken tüm güzel ürün ve hizmetleri satın almanın altın kuralı ise; pazarlık yapmak. Bir gelenek gibi de düşünülebilinir, dilimde tüy bitmiş bir şekilde Fas’tan dönüş yapanlardandım ben de.
Afrika ülkelerine daha önce gitmediyseniz; Fas gezisi ile başlamak doğru bir tercih olacaktır. Avrupa’ya yakınlığı sebebi ile özellikle Rabat, Tanca ve Kazablanka gibi ülkenin kuzey şehirleri gezmesi kolay Fas şehirlerinden. Uzun yıllar boyunca Fransız sömürgesi olmalarından dolayı Fransızca, yakınlığı sebebiyle İspanyolca ve İngilizce’yi de yabancı dil olarak genellikle bildiklerinden dolayı Fas’ta dil konusunda pek sıkıntı yaşamadım.
Çöl deneyiminin yaşanabileceği, dağcıların hayranlık duyduğu sıradağlarda yolculuk etmeyi, okyanus kıyısı şehirlerinde sörf yapabilmeyi, tarihi ve kültürel yapılarda kendinizi özel hissetmeyi, el işçiliğinin ön plana çıktığı çarşılarına hayranlık duymayı, labirent sokaklarında kaybolmayı, masmavi semt veya şehirlerinde gezerken bir masal karakteri gibi ve ünlü meydanlarında bambaşka bir çağda yaşıyor gibi hissettiren Fas’a gitmeye karar verdiniz mi?
Genel hatlarıyla oluşturduğum bu Fas yazısını okuduktan sonra en uygun uçak bileti ve birbirinden güzel otantik Fas otellerinin rezervasyonunu yapacağınıza eminim.
Fas Ulaşım
Bana göre Fas’ta en çok dikkat edilmesi konu ulaşım. Fas’a ulaşmak her ne kadar kolay ve konforlu olsa da gitmeden önce ülke içi ulaşım konusunda planlı olmak pek mümkün olmuyor. Online bilet satışları olmadığından araç kiralamadığınız sürece önceden planlama yapmak çok zor bir konu.
İstanbul’dan Kazablanka’ya 5 saatlik bir uçak yolculuğu ile direk ulaşabiliniyor. Hem daha uygun fiyatta Fas’a ulaşmak hem de Avrupa ile birlikte bir gezi planı yapmak istiyorsanız ve Schengen vizeniz de mevcut ise; İspanya’dan feribot ile ülkenin kuzeyine ya da Avrupa’dan aktarmalı uçuş ile Fas’a kolaylıkla ulaşabilirsiniz.
Fas’tan Sahra Çölü’ne gitmeden dönmek, uzun mesafelerde araç kullanarak yorulmak istemediğimden ve ekonomik olması açısından ben araç kiralamak yerinde toplu ulaşım araçlarını kullanmayı tercih ettim. Gezi süresince; sefer saatlerini bilememek ve istediğimiz seferlerde bilet bulup bulamama ihtimali karşısında gezi planımızda değişiklik yapmak durumunda kaldık.
Toplu ulaşım araçlarının sefer saatlerini öğrenme ve bilet alma işlemlerini online olarak gerçekleştirmek pek mümkün değil. Eğer ki benim gibi toplu ulaşım araçları ile şehir dışına yolculuk yapacaksanız hangi şehre giderseniz gidin ilk yapmanız gereken bir sonraki yapacağınız seyahatin tren ya da otobüs biletini almak olmalı. Böylece; daha planlı ve programlı bir gezi gerçekleştirebilirsiniz.
Ülkenin her yerinde belirli saatlerde çeşitli firmaların gerçekleştirdiği otobüs ile seyahat etmek mümkün. Ancak; tren ağı ile genel olarak ülkenin kuzeyinde seyahat etmek mümkün.
Fas Konaklama
Fas’ta tercih ve bütçenize göre hemen hemen her çeşitte konaklama şansınız bulunuyor. Hostel veya evde konaklama şekilleri pek yaygın olmasa da oldukça uygun fiyatlarda da oteller bulmak mümkün.
Fas’ta o kadar güzel oteller mevcut ki; gezilecek ve görülecek yerler gibi insanın gezesi geliyor. Lüks otellerin konaklama fiyatları ise Avrupa standartlarında oluyor. Eğer ki şansınız varsa; her gününüzü bir başka otelde konaklayın. Ben öyle yaparak bambaşka deneyimler yaşadım ve kesinlikle sizlere de öneririm.
Otel seçerken; merkezi yani her şehrin Medina bölgesinde olmasını ve riad oteli olması konusunda seçici olabilirsiniz. Riad; avlulu ve havuzlu eski tip Fas evleri demek oluyor.
Hepsi rengarenk ve Fas’a özgü desenlerde olmasıyla otantik bir otelde konaklamak bu ülkede gerçekten çok keyifli. Ayrıca Fas kültürünü en iyi şekilde yaşamak için de bu tarz konaklamaların seçilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Fas Şehirleri
Fas’ta her şehir birbirinden bambaşka havada ve hepsi farklı farklı deneyim ve güzellikler sunuyor. Eğer ki; Fas’ta çöl deneyimi yaşamadan ve dağlarına çıkmadan bir seyahat planlanıyorsa 10 – 12 gün yeterli olacaktır.
Fas’a havayolu ile aktarmalı veya aktarmasız gelecek iseniz; durağınız Kazablanka oluyor. Diğer yakın şehirlere buradan tren ile kolayca ulaşım sağlayanabiliniyor.
Fas’ın en büyük şehri Kazablanka; ticari faaliyetlerin büyük bir kısmının burada gerçekleştiği liman kentidir. Aynı zamanda dünyanın en önemli sörf şehirlerinden olan Kazablanka’da, birbirinden farklı konseptlerde büyük sörf tesisleri bulunuyor. Sörf yapmadan sadece şehri gezmek istiyorsanız; bir gün yeterli olacaktır.
Fas’ın başkenti olan Rabat; ülkenin öğrenim merkezi durumunda ve diğer şehirlerine göre daha düzenli. Başkent oluşunun vermiş olduğu soğuk şehir duruşunun yanında; sörf yapıldığı, konserlerin verildiği, şenliklerin düzenlendiği, gecesi de gündüzü de cıvıl cıvıl geniş bir sahili bulunuyor. Rabat için diğer şehirlerde vakit geçirdiyseniz 1, geçirmediyseniz 2 gün gezi süresi ayırmanız yeterli olacaktır.
Masmavi yapılarıyla kendine büyüleyen Fas şehri Şafşavan ise; adeta bir şirinler köyü. Sokaklarında kaybolarak gezerek mekanlarını ve lezzetlerini kendinizin keşfetmesi bu şehirde yapılacak en güzel şeylerden bir tanesi.
Eğer ki; vaktiniz az ve fotoğraf çekmek için ekstra bir vakit harcamıyorsanız; bu şehre gezinizden yarım gün ayırmanız yeterli olacaktır. Eğer ki Şafşavan için bir gün daha ayırabilecek vaktiniz var ve doğaya aşıksanız; bir gününüzü d’Akchour için ayırmanızı öneririm.
Şafşavan merkezden kalkan paylaşımlı taksiler ile buraya yarım saat gibi bir sürede ulaşabiliyorsunuz. Ancak; dağların arasında yürüyüş yapıp şelaleye ulaşmak için ortalama 2,5 saat zaman ayırmanız gerekiyor.
Gördüğüm en güzel gün batımlarından bir tanesi de Şafşavan’da idi. Masmavi bir şehre güneşin kızıllığının vuruşunu sizin de kesinlikle görmenizi öneririm.
Fas’ın en renkli ve turistik şehri ise tabi ki de Marakeş. Jemaa El-Fna Meydanı, birbirinden güzel riad otelleri, çeşitli restoranları ve birbirinden güzel sarayları ile Marakeş’te kendinizi bambaşka bir zaman diliminde hissedeceğinize eminim.
Jemaa El-Fna Meydanı’nda maalesef hırsızlık ve taciz olayları sık yaşandığından bunu ayrıca belirtmek istiyorum. Bunun dışında güvenlik konusunda pek sıkıntı yaşanılacak bir şehir veya ülke olmasa da her zaman tedbirli olmakta fayda var tabi. Marakeş’e 3 gün gezmek için yeterli bir süre.
Fas’ta çöl deneyimi yaşamak için; Marakeş’ten kalkan turlara katılabilirsiniz. Sahra Çölü’nde geçireceğim 24 saatin hayalini senelerdir kurduğum için benim için harika bir deneyimdi.
Fas’ın en heyecan verici kısmı Sahra Çölü için Merzouga’ya gidilmesi gerekiyor. Bunun için de turlar genellikle 3 günlük olarak düzenleniyor. Sahra Çölü’ne giderken yol uzun sürdüğünden dinlenerek ve Ait Ben Haddou Kasabası, Dades Vadisi, Todra Vadisi ve Ouarzazate’ye uğrayarak bir seyahat gerçekleştiriliyor.
Çöl turları; konaklama ve ulaşım şekline göre çeşitli bütçe ve taleplere göre seçenekler sunuyor. Eğer vaktiniz kısıtlı ama yine de çöl deneyimi yaşamak istiyorsanız; Marakeş’e oldukça yakın olan Agafay Çölü de tercih edilebilinir.
Yakınlığı sebebiyle en Avrupai Fas şehridir Tanca. İspanya’dan feribot ile kolayca Tanca’ya geçilebiliniyor. Hem ekonomik ulaşım sağlayabilmek hem de birçok kültürü deneyimlemek için; bu şekilde bir gezi de planlanabilinir.
Atlantik Okyanus’u kıyısında balıkçı ve liman kenti olan Essaouira da mutlaka görülmesi gereken Fas şehirlerinden. Eski adı Mogador olan Suvayr olarak da bilinen Essaouira UNESCO Dünya Mirası listesinde bulunuyor. Okyanustaki mavi sandalları, başta ahşap el sanatları olmak üzere çeşitli ürünlerin bulunduğu çarşısı, kalesi, yerel pazarları ve çeşit çeşit balıkları ile insan kendini film setinde gibi hissediyor.
Zaten Essaouira, Game of Thrones dizisine de mekan olmuştur.
Araç kiralama fiyatlarına göz at
Fas’ın Dağları ve Sahra Çölü
Fas hakkında ‘Orası çölden ibaret değil miydi?’ gibi söylemler duymak muhtemel bir durum. Ama Fas kesinlikle bu değil, çok daha fazlası.
Çölün, sıra sıra dağların, okyanusun, ırmakların, akarsuların, vadilerin ve şelalerin bulunduğu doğa zengini bir ülke Fas. Fas’ın üçte ikisini Atlas Dağları kaplıyor. Ülkenin bir diğer önemli sıradağları ise büyük çoğunluğu ülkenin kuzeyini kaplayan Rif Sıradağları. Bu sebepten dolayı buraya dünyanın her köşesindeki doğa severler ve dağcılar büyük ilgi duymakta.
Dağlardan çöle doğru geçerken; vadiler ve su kaynakları arasında muhteşem yollar ile karşılaşılıyor. Sadece bu yollarda bulunmak bile büyük keyif verici. Ülke’nin çöl kısmı ise bambaşka bir deneyim. Dünyayı gezme arzusu içinde olan herkesin mutlaka bu deneyimi yaşamasını öneriyorum.
Kumda yürüyüş yapmak, her tepenin ardındaki başka bir tepenin duruşunu seyretmek, hiç konuşmadan sadece güneş batımını seyretmek, güneşin doğuşunu sanki avucunun içerisinde çıkar gibi doğmasına şahit olmak ve çölün gece serinleyen havasında güneşlenir gibi kumlara uzanıp elini uzatsan sanki yakalayacakmışsın kadar yıldızları yakın seyretmek bir insanın yaşabileceği en özel zamanlardan olsa gerek…
Fas’ın bu büyüleyici deneyimleri için yerel tur hizmetlerinden satın alarak gitmeniz gerekiyor. Hemen hemen her şehirden bu hizmeti satın alabilirsiniz ancak yakın konumu ve turistik olması açısından Marakeş ya da Fes şehrinden deneyimlemenizi tavsiye ediyorum.
Fas Yemek
Fas’a gitmeden önce duyduğum ve okuduğum bilgilere göre aç kalacağımı düşünüyordum. Her ne kadar göreceli bir kavram olsa da ben aç kalmanın ötesinde parmaklarımı yemek derecesinde Fas yemeklerinden keyif aldım.
Aşırı ve karışık baharatlanmış yemekleri ve sokakta satılan et yemekleri haricinde tüm Fas lezzetlerinden tatmanızı tavsiye ediyorum. Fas yemek kültürü; Berberi, Afrika ve Fransız yemek kültürlerinin karışımından oluştuğundan oldukça zengin bir mutfak.
Fas’a özgü tajin kapları içerisinde pişen çeşitli tajin yemeklerinden, kuskustan, tavuklu paydan (b’stilla), deve etinden, kuzu çevirmeden (mechoui), patlıcan salatasından (zaalouk), harira çorbasından, her yerde bulabileceğiniz meyve suları ve çeşit çeşit tatlılarından yemeden Fas’tan dönmemenizi öneriyorum. Tabi bir de her yerde ikram edilen ve içilen nane çayını da unutmamak gerekir.
Orada bulunduğunuz sürece mideyi hafifletme özelliğinden dolayı sık sık tüketebilirsiniz. Ülkede bir günlük adaptasyon sürecini geçirdikten sonra kendimizi sokaktan dahi yemek yerken bulduk. Et ürünlerinden oluşmadığı sürece sokak lezzetlerinden de mutlaka denemelisiniz. Biz bir sıkıntı yaşamadık ancak bunun garantisini veremem. Önlem amaçlı yanıma aldığım ilaçlara da güvenerek yerel halk nelere ilgi gösteriyorsa hepsinden denedim.
Turistik ve lüks yerlerde yemeklerinizi yemediğiniz sürece oldukça; her şey uygun fiyatlarda, bilhassa sokak lezzetleri.
Fas Alışveriş
Fas’ın deri çantaları, hasır ürünleri, baharatları, nane çayı, tajin kapları, el boyamalı Fas desenli çini ürünleri, argan yağı, berberi halı / kilim dokumaları, Fas yemenisi, rafya ürünleri meşhur ve Fas’tan alınabilecekler listesinde.
Fas’ta alışverişte dikkat etmeniz en önemli konu ise; size söylenen ilk fiyata razı olmamak ve pazarlık yapma gerekliliği. Size söyledikleri ürün veya hizmetin asıl fiyatı size söylenen fiyatın yarıdan da az bir fiyatta olduğunu bilmeniz gerekiyor. Özetle; su bile alırken pazarlık yapmanızı öneriyorum.
Okumaya devam et:
- Vizesiz gidilebilecek Afrika ülkeleri
- Doğaya dönüş: Doğa tatili yapılacak yerler
- Dubai’yi bir yerelle birlikte keşfet
Nazlı’yı Instagram hesabından takip et: Kartpostal Anılarım