Sizler için seçtiğimiz Paris’in en iyi 5 restoranı.
Kong Restoran
Dolambaçlı merdivenlerinden çıkıp Kong Restoran’ı gördüğünüzde aklınıza gelecek ilk soru şu olacaktır: Hangi çılgın insan bunu yapmış olabilir? Adeta Paris’in merkezindeki binanın tepesine inmiş bir uzay gemisi gibi görünür. Dikdörtgen yapıya sahip cam kubbesi sayesinde tüm şehri buradan izleyebilirsiniz. Kimonolar içinde bir Japon geyşanın 20 metre uzunluğundaki resmi tavanda asılıdır. Tüm sandalyelerin sırt kısmında bir çok farklı kadın resmedilmiştir: geyşalar, pembe saçlı modern Japon kadınları ve hostes özentisi sarışınlar. Alt kattaki barda ise tezgahın altında yüzlerce orkide, hologramlı sallanan sandalyeler, XV. Louis tarzı masadan bir DJ kabini, floresan gri kanepeler ve plazma ekranlar sizi bekliyor.
Bütün bunların sorumlusu ilginç fikirler üreten bir zihin mi? Normalin üstünde deneysel olan Philippe Starck’tan başkası değil tabii ki. Hafif Japon dokunuşlu Fransız yemekleri de tıpkı mekanın kendisi gibi deneysel ve lezzetli.
1 rue du Pont Neuf
1st arr.
Tel: +33 1 40 39 09 00
Durak: Pont-Neuf
La Famille
Siyah renkli cephesi ve gündüz saatlerinde bile kapalı olan perdeleri ile La Famille restoran pek dikkat çekmez. Tabii ki bu durum akşamları sadece bir kaç saat açık olduğu gerçeğine pek etkili değildir. Buna rağmen insanlar Paris’in bir ucundan gelirler, mütevazi atmosferin ve özgün mutfağın tadına varabilmek için bir kaç metro hattı değiştirmekten çekinmezler. En iyi ‘füzyon’ bu mutfaktadır. Restoranın şef aşçısı kaz ciğeri ezmesini (foie gras) kakao ile karıştırmaktan, kaz patesi ve mısır ile milkshake hazırlamaktan, şeftalisiz gazpaço sunmaktan ve çikolatalı tatlılara Bask’tan getirilen acı biberler serpiştirip havuç taban üstünde marşmelovlar ile servis etmekten büyük keyif alır. Restoran minyatür bir New York çatı katını anımsatsa da Fransızlar çoğu zaman ‘endüstriyel-bohem’ olarak niteler. Bu tanımlara beyaz duvarlar, seyrek metal, cam ve lambaların varlığı etkilidir. İşleri sebebiyle çok keyifli ve eğlenceli tavırlara sahip çalışanlar Paris için biraz sıradışıdır.
41, Rue des Trois-Frères
18th arr.
Tel: +33 1 42 52 11 12
Durak: Abbesses
Tokyo Eat
Bu cıvıl cıvıl mekan 10 metrelik tavanı ile devasa bir betonarme salona kurulmuştur. Tokyo Eat restoran bembeyaz ve 60’lı yılların tarzını yansıtan rengarenk, kıvrımlı mobilyalara eşlik eden UFO şeklinde abajurlarla dekore edilmiştir. Tuvaletler de benzer şekilde ilginçtir. Bölmeler S, M ve XXL olarak ayrılmıştır. Çeşmeler ise süt sağma makinesi şeklinde garip tasarıma sahiptir. Gerçekten o kadar gerçekçidir ki ellerinizi nasıl yıkayacağınızı anlayabilmek için biraz pratik yapmanız gerekebilir. Eğlenceli, yaratıcı ve gayri resmi bir mekan. Tokyo Eat Paris yerine Berlin’e daha çok yakışabilirdi. Menüde İtalyan usulü pancar salatası (Carpaccio), salyangoz ve peynirli puf böreği gibi seçenekler sizi şaşırtmasın. Yaz aylarında teras katında ilginç yemeklerin tadına bakarken Sen nehri ve Eyfel Kulesi manzarasının keyfini çıkarabilirsiniz.
13, Avenue du Président-Wilson
16th arr.
Tel: +33 1 47 20 00 29
Durak: Iéna
Septime
Bertrand Grébaut edebiyat okuduktan sonra grafik tasarımcı olarak çalışmış. Çok az insan bu iki farklı alanın sıradışı bir şef çıkaracağını öngörebilir. Bertrand Grébaut gerçekten de bir mutfak dehası olmayı başarmıştır. Bunun için vaktini boşa harcamamış: Nisan 2011’de kendi restoranını açmadan önce, 2009 yılında, 27 yaşında iken Agapé’de baş aşçı olarak Michelin yıldızı kazandı. Septime Dünya çapında gurmeleri kendine çekmeyi başarabilmiştir. Paris’te gerçekten lezzetli ve ilham verici restoran deneyimi için kesinlikle eşsiz bir yerdir. Estetik açıdan kusursuz modern Fransız yemekleri, özenle hazırlanmış menüsü ve sezona uygun içerikleri ile Septime kesinlikle özel bir yerdir. Seviyeli ve sakin atmosfere sahip olan Septime’de servis son derece nazik ve çok da resmi değildir.
80, Rue de Charonne
11th arr.
Tel: +33 1 43 67 38 29
Durak: Charonne
Glou
Glou son zamanlarda Parisli restoranlar arasındaki en canlı yerlerden birisidir. Baştan aşağı modern ve politik açıdan da doğru (geri dönüşümlü peçeteler ve organik yiyecekleri göz önünde tutun) tarzı ile iyilerin en iyisi olmasa da şehri ünlü yapan gösterimci restoranlar arasında bir tür panzehir etkisine sahiptir. Picasso Müzesi’nin bahçesine bakan büyük pencereleri, metal merdivenleri, endüstriyel lambaları ve kiremit duvarları ile New York-vari tarza sahiptir. Çoğunlukla son derece şık giyinmiş erkekler ve Antik Batik’teki son moda kıyafetleri ile güzel kızlar buraya gelerek son derece sade iki uzun ahşap masada yanyana otururlar. Ultra-trendi bir mekan olmasına rağmen şaşırtıcı derecede sıradan, harika yemekler sunan, oldukça makul fiyatlar ile harika yemekler yiyebileceğiniz Glou eşsiz bir konsepte sahiptir. Çevredeki mekanlar arasında tadabileceğiniz en iyi şaraplar da Glou’da bulunur.
101 rue Vieille-du-Temple
23rd arr.
Tel: +33 1 42 74 44 32
Durak: Saint-Sébastien Froissart